Gültekin Uysal’ın Genel Merkez’e gelişi nedeniyle düzenlenen devir teslim töreninden önce kurban kesildi ve törene katılan partililerle birlikte dua edildi. 

Uysal, eski Genel Başkan Namık Kemal Zeybek'in İstanbul'da olması gerekçesiyle görevi Genel Başkanvekili Mustafa Uğur Ener'den devraldı. Törende Eski Genel Başkan Yardımcılarından Ahmet Uyanık da bulundu. 

DP Genel Başkanının Genel Merkezde yaptığı konuşma: 

“

BİSMİLLAH... İNŞALLAH...

...Geçtiğimiz Kongremizde, ‘inşallah buradan rahmetle çıkarız’ demiştik. Ümit ederim rahmet çıkmıştır. Bugün de rahmetli bir günde, Mübarek bir günde ‘Bismillah’ deyip bu yüce davaya hizmet etmek üzere bir başlangıç yapıyoruz. Öncelikle Allah bizlere hayırlı etsin, bizleri muvaffak eylesin. Sorumluluk bilinci içerisindeyiz. Geçmişten kalan kıymetli değerler ve bugünün sorumluluğu hepimizin sorumluluğunda olacaktır. Önemli bir davanın mensuplarıyız. Demokrasiyi tarif ederken, kurallar ve teamüllerle onu ifade ederiz. Ama ona bir ekleme de yapılır. Demokrasi, bir sorumluluk rejimidir. Bunu bir kenara koyduğumuzda davamız bir sorumluluk davasıdır, bir mesuliyet davasıdır. Yaşama aşkından, yaşama gayretinden vazgeçmiş, yaşatma aşkına gönül vermiş dava arkadaşlarımızla beraber inşallah bu kutlu yolculukta bize verilen görevi layıkıyla yapmanın içerisinde olacağız. Zor günler elbette demir bir iradeyle aşılır. Var olma yolu çizgisinden azim ve kararlılıkla çıkılmışsa, bu davanın bugünkü bulunduğu durumdan da yine milletimize hizmet ettiğimiz günlere aynı kararlılıkla çıkacağız...

TÜRKİYEDE TAŞLAR YERİNDEN OYNAMIŞTIR

Başta yönetici kadromuz, hani derler ya ‘göz odur ki dağın ardını görelim’, dağın ardını göreceğiz. Bize verilen mesuliyetin, bize verilen görevin bilinci içinde bu geleneğin idaresini hukuk içerisinde, her insanımızın kendi hukukundan parti içinde emin olduğu kadar Türkiye’de de iddiamız odur ki, herkesin hukukundan emin olduğu bir Türkiye’yi tekrar yerine oturtacağız.

Bugün Türkiye’de taşların oynadığı aşikardır. Demokrat gelenek Türkiye’nin bütününü kucaklayacak. Türk insanını ayrım yapmadan, etnik, dini, bugünkü iktidarın yaptığı gibi her adımında tarif ederken bölen, parçalayan olacağına bütünleştiren olacaktır. Bunun bilinci içerisinde bu milletimizle görev yapacağız.

ARDIMIZDA BIRAKTIĞIMIZ HİCRANLI TOPRAKLARA SES, SOLUK OLACAĞIZ !

Kadim bir milletin mensupları olarak, sadece bulunduğumuz coğrafyada değil, ardımızda bıraktığımız hicranlı topraklara da ses, soluk olabilecek bir iradeyi beraber koyacağız inşallah.

TARİHİN SEYRİNİ DEĞİŞTİRMEYE TALİBİZ... TEKRAR MİLLETE GİDECEĞİZ

Bugün bedelini ödemeye azmetmiş dava arkadaşlarımızla beraber tarihin seyrini değiştirmeye talibiz. Tarihin seyrini değiştirmeye azmetmiş milletin mensupları olarak bunun dışında hiçbir tercihimiz, hiçbir amacımız olmaz.

Bu nedenle davanın mesuliyeti büyüktür. Yönetici arkadaşlarımızla beraber bize güç verecek, kudret verecek, hiçbir şekilde davasından ayrılmayan bütün mensuplarımızla beraber tekrar millete gideceğiz, tekrar milletle kucaklaşacağız.

SİYASETİ İYİ OKUYAN TECRÜBELİ BÜYÜKLERİMİZ  VE HEYECANIMIZ VAR...

Yağmur olmasaydı, büyük Atatürk’ün yaptığı gibi önce Hacı Bayram’a, ardından partiye geçecektik. İnsanlar gibi kurumlar da zaman zaman zaafiyet içerisine düşerler ama kendi değerlendirmelerini yapar. Bunu yapabilecek tecrübeli büyüklerimiz var. Bugünün siyasetini iyi okuyan değerli siyasetçilerimiz var. Heyecanımız var. Bütün bunları birleştirdiğimizde akıl ve irade ile geleceğe dair ümitlerimizi tekrar yeşertip varlığı en kısa süre içinde inanarak, teşkilatlarımızın kendisine özgüven sahibi olduğu bir süreci başlatarak, dışarıya kapılarımızı açtığımız bir dönemin başlangıcı olur inşallah.

“

12 MAYIS 2012