.jpg\")
AYDIN MENDERES\'IN SİYASET YOLUYLA HALKLA BÜTÜNLEŞTİĞİ YILLAR

Bir Menderes değil bir “Aydın” öldü.
Menderes’ler türk insanının kalbinde taht kurmuştur.
Hazreti Hüseyin’in ve yakınlarının kalpleri dağlayan ve nesilden nesile devam eden kahredici Kerbela olayını müslümanlar nasıl ebediyyen unutmayacaksa Türk milletide Menderes’leri Kerbela’nın benzer bir versiyonu olarak daima hatırlayacaktır.
Bu nedenle Menderes’ler ölmez diyorum. Menderes\'lerin dramı bir duygu yumağı olarak daima yaşar ancak ölen bir “aydın”ı farklı değerlerle anarsınız. Dün Hak’ka yürüyen Aydın Menderes ismiyle mütenasip bir ‘Aydın’dı.
Ben Aydın Menderes’i Adalet Partisi Gençlik Kolu Başkanıyken tanıdım.
Köksal Toptan’la beni ziyarete geldikleri günü hiç unutmadım.
Genç yaşına rağmen olgun ve etkileyici düşünceleri beni heyecanlandırmıştı.
Aydın’ı derinliğine tanıyan Rasim Cinisli ve Melek Aras gibi dostlarından dinlemiştim.
Aramızda konuşurken kendisini daima “Aydın” diye özneleştirirdik. Soyadını hiç kullanmazdık. Her halde yaklaşık aynı yaşlarda olmamız ve onun gösterdiği samimiyet bizim konuşma uslubumuza böyle yansımıştı.
Aydın, Siyasal etkinliklerimizin fikir kaynağıydı.
Gerçek bir demokrattı.
Çile ve ızdırap, ailesiyle beraber onunda yakasını bırakmadı.
Babasının vasiyetine rağmen siyaset yaptı.
Aydın’ın fikir pınarından birçok siyasetci su içti.
En son uzun bir zaman önce Ankara’daki evinde görüşmüştük. Ayrılırken bana tekrar gel yoksa ben İstanbul’a gelirim demişti...
İstanbul’a tabut içersinde geleceğini nasıl bilebilirdimki!...
24.Aralık.2011
İ.Ç.