GAZETE5- Namık Kemal Zeybek, DP liderliğine seçilmesinin ardından bazı teşkilatlarda yaşanan istifaları “Bizde çok istifa yok. Toplam istifa sadece 3 ilde yaşandı. İl başkan yardımcıları ve teşkilatları duruyor” dedi. İşte Namık Kemal Zeybek’in sorularımıza verdiği yanıtlar:
Gazete5- DP’nin genel başkanlığına gelmenizin ardından siyasi kulislerde, bunn bir MHP operasyonu olduğu yönünde eleştiriler gündeme gelmeye başladı.
N. Kemal ZEYBEK- Milliyetçilik deyince sadece MHP mi akla geliyor? MHP dışında diğer partilerde milliyetçi kimse olmaz mı? Milliyetçi kimliği birisi olan Demokrat Parti’de de siyaset yapabilir. DP’den istifa edenlerden birisi ‘Partinin ekseni kaydı. Milliyetçi muhafazakardı şimdi ekseni kaydı’ demiş. Ne oldu? Şimdi solcu bir parti mi oldu?. Yaşadıkça çizgimiz hep sağ olacak. Milliyetçilik kavramı insanın milletini sevmesidir. Milletini sevmemek hastalıklı ruh halidir. Milliyetçiliğin fikri tarafı vardır. Düşünen bir insan kendi milletinin milli değerlerinin korunması gerektiğine inanır ve önem verir buna da milliyetçi denir. Her partide böyle düşünenlerde olabilir. Olmayabilirde. İnsanı hayatında yaptıkları ve yazdıkları belirler.
Bir de hissi milliyetçilik vardır. Kendi milletlerinin milli değerleri olan dil, din, ortak tarihlerinin korunması gerektiğini bilen insanlara milliyetçi denir. Bu anlamda her siyasi partide milliyetçi insanlar vardır… Adı ne olursa olsun milliyetçilik kimsenin tekelinde değildir. Bu doğru değil. Ben çok uzun zamandan beri siyasetin içerisindeyim.Benim feyz aldığım kişilerin başında Prof. Dr. Osman Turan vardır. Türk Ocakları Gençlik kollarında bizim genel başkanımızdı.Ve Demokrat Partinin Trabzon milletvekiliydi. Fikri hayatımın oluşmasında çok büyük etkisi vardır .
Gazete5- Siyasi yaşamınızdaki hareketlilik, transferler eleştiri konusu oluyor. ANAP, MHP, BBP ve şimdi de DP... BBP ile DP arasında özellikle ideolojik anlamda belirgin farklılıklar var. Dolayısıyla siyasi tercihlerinizi neye göre yaptığınız merak konusu... Namık Kemal Zeybek\'i transfer etmek isteyen bir partide "olmazsa olmaz" dediğiniz kriterler nedir?
BEN SİYASETE ANAVATAN\'DA BAŞLADIM
N.Kemal ZEYBEK- CHP’nin dışındaki bütün siyasi hareketlerin içerisinde yer aldım. Yaşadıkça sağ çizgide olmaya devam edeceğim. Ben fiili olarak siyasete 1987’de Anavatan’da başladım. Ben Gün Sazak’ın müsteşarıydım. MHP’ye verilen bir bakanlığın müsteşarıydım. Bundan ne çekinirim ne utanırım. Aksine bu benim hayatımın bir parçasıdır ve gurur duyarım…
Gazete5- Bir beyanınızda, Haziran ayındaki seçimin AKP , DP ve CHP arasında geçeceğini söylediniz. MHP neden yok? Burada da eleştirilere maruz kaldınız.
N. Kemal ZEYBEK: Benim için MHP’yi bölmek için geldi diyenler var. Başka bir kesim MHP ‘ye destek olmak için getirildi diyor. Aynı şekilde farklı bir kesim AKP’ye destek olmak için geldiğimi veya AKP’yi bölmek için geldiğimi söylüyor. Beni buraya getiren Demokrat Parti delegesidir. Ben hiç kimseden icazet alarak gelmedim. Ben Demokrat Parti Genel Başkanlığına Demokrat Parti delegesinin hür iradesi ile delege tarafından seçilerek geldim.
DEMOKRAT PARTİ\'NİN OY ORANI...
Gazete5- Bir çok araştırma şirketi seçime doğru anket sonuçlarını kamuoyu ile paylaşmaya devam ediyor. CHP ve MHP anketlerin güvenirliğinden endişeli… Araştırma şirketlerinin yaptığı araştırmalarda DP yüzde 1-3 arasında geçiyor. Sizin oy iddianız nedir?
N. Kemal ZEYBEK : Bir siyasi partiyi oranlara bağlamak doğru değil. Bizim hedefimiz tek başına iktidara gelebilmek. Eninde sonunda Demokrat Parti tek başına iktidara gelecek .
Gazete5- Süleyman Demirel, bir konuşmasında Demokrat Parti’yi bir dönem iktidara taşıyan oyların şimdi nerede olduğunu sordu. Sizce nerede?
N. Kemal ZEYBEK- Sayın Demirel benim çok hayran olduğum bir insandır. Ben sayın Demirel in beni gönülden destekliğine inanıyorum.
Gazete5- Merkez sağın bilinen isimleri, örneğin Mesut Yılmaz veya Tansu Çiller, size açıkça destek vermekten kaçınıyor gibi.
N. Kemal ZEYBEK- Saygın liderlerimiz var. Bugün Özal sağ olsaydı kesin olarak adres olarak DP’yi işaret ederdi. Özal benim Anavatan Partisi’ne genel başkan olmamı çok istemişti. Sayın Çiller de telefon açarak bana desteğini ifade etti. Sayın Yılmaz istifa etti zaten.
BENİ DP DELEGELERİ SEÇTİ
Ben buraya gelirken DP‘nin adına yakışır şekilde geldim. Hiç kimsenin delegeler ve partide etkin olarak görev yapan kişiler hariç hiç kimsenin tayini ile gelmedim. Sayın Demirel ile bunu konuştuk. Fakat ben Sayın Demirel’e Sayın Cindoruk’a, Sayın Aydın Doğan’a aday olacağım demedim. Oldum dedim. Benim geçmişim birikimim , siyaseten yeterli. Gelişmeler ve teşkilat beni aday gösterdi. Benim geçmişim ve birikimim itibarı ile ortaya doğan fırsat bizi bu göreve getirdi.Sabrın sonu selamettir. Türkiye’nin omurgasını Türkiye’nin merkezini merkez siyaseti halka ben ulaştırmalıyım. Bu görevi ben yerine getirmeliyim .
Gazete5- Güneydoğuda DP açılımı yapacağınızı ifade ettiniz. Eğitimde seçmeli olarak etnik dillere karşı çıkmadığınızı söylediniz. Anadilde eğitime seçmeli olarak karşı çıkmadığınızı yine ifade ettiniz.
N. Kemal ZEYBEK- Hayır. Anadilde eğitim sadece İstanbul Türkçesi ile olur. Biz kimsenin alt kimliğini inkar etmeyiz. Ve yok etmeye de çalışmayız.Düşman olarak da görmeyiz. Türkiye de alt kimlikler vardır. O kadar da çoktur ki benim bir tarafım Bayburtludur . Annem Trabzonludur.Fakat ana kimliğimiz vardır. Alt kimliğimiz ne olursa olsun ana kimliğimiz ortak kimliğimiz, Türklüktür. Alt kimliğimiz ne olursa olsun hepimiz Türk’üz. Dünyanın bütün aklı başında medeni ülkelerinde bir tek resmi dil eğitim ve haberleşme dilidir. Ciddi devletlerde dünyanın neresinde olursa olsun dil tektir. İran’da Farsça’dır. Almanya’da Almanca’dır. Amerika’da İngilizce’dir. Kaldı ki ben İngilizce eğitime bile karşıyım. Alt dillerden birinde, hatta İstanbul’da kullanılan Türkçe dışında başka bir dilde eğitim istemek o ülkeyi ve halkı böler. Örneğin, TRT Şeş kanalını, Zazalar ve Kırmançlar hiç anlamıyor. Bu o halkın diline yapılacak en büyük zulümdür. Bizim açılımımızın anlamı, kalbimizin derinliklerini açmak ve orada buluşmaktır. Bizim açılımımız kalbi açılımdır.
Gazete5- Diyelim ki DP’de barajı aşamama tehlikesi fark edildi. Bu durumda, hangi partilerle ittifak yapmayı düşünürsünüz?
N. Kemal ZEYBEK- Bizim bu yönde bir görüşmemiz yok. Fakat kesin olarak da ittifakı konuşmayız diyemem .Biz tek başımıza iktidarı hedefliyoruz..
Gazete5- AKP’nin son dönemde gündemde tuttuğu yargı reformu bir takım tartışmalara neden oldu. Hükümet ve barolar arasında adeta polemiğe dönüştü. Bu gerginliği nasıl değerlendiriyorsunuz?
İKTİDARA GÜVENMİYORUM
N.Kemal ZEYBEK- “İnnamal ağmalu bin niyat “ Ameller niyetlere göredir.Niyet düzgün olursa amel de düzgün olur. Kamuda reform şart, fakat ben bu iktidarın niyetini bilmiyorum.Yargıda da reform şart . Bu iktidarı yargı üzerinde reform adı altında yapmaya çalıştıkları konusunda samimi ve iyi niyetli görmüyorum.
Gazete5- Kurumların bir biriyle çatışır hale gelmesini nasıl yorumluyorsunuz?
N. Kemal ZEYBEK- Cumhuriyeti kaybediyoruz. Cumhuriyet tehlikede; Siyasal iktidar 2. 3. cumhuriyeti çoktan aştı.
Gazete5- DP’nin kurucu lideri Adnan Menderes’in adı, siyaset sahnesinde sık sık gündeme gelmeye başladı. Özellikle Başbakan Erdoğan tarafından. Bu konuda bir rahatsızlığınız var mı ?
N. Kemal ZEYBEK- DP ve Menderes adını, O’nu silah zoru ile asan zihniyetten, katleden ve şehit eden zihniyetten daha ağır, baskıcı bir rejim kurma yolunda ilerleyen AKP’nin ve Sayın Başbakanın kullanması hiç bir şekilde kabul edilemez. Bu zihniyet kesinlikle Menderes’e sahip çıkamaz. Sayın Başbakanın demokrasi ile ne ilgisi var . Başbakan kendisi ile çatışıyor. Bu kendisinin iç yapısıdır. Başbakan’da bir ucup hastalığı var. Kendi partisinde tek adam. Başka hiç kimseye saygı duymayan bir kişi. Bunu bize AKP‘nin bakanları ve vekilleri söylüyor.
ERDOĞAN UCUP HASTALIĞINA YAKALANMIŞ
Gazete5- Ucup hastalığının tanımını yapar mısınız? Nasıl bir hastalık bu?
N. Kemal ZEYBEK- Sayın Başbakan elini bir baskı aracı gibi üzerine basıp bu da böyle biline diyor. Kendisine çok olağanüstü güçler vehmeden birisi ile ilgili bir hastalık teşhisimdir. Bu bir teşhistir. Bunun tedavisi var mı? Var. Maneviyat doktorlarına giderek tedavi alabilir.
TÜRKİYE TASFİYE EDİLİYOR
Gazete5- Türkiye’de federasyona doğru gidildiği yönünde bir takım kaygılar dile getirilmeye başlandı. Özellikle iki dil tartışmaları bu minvalde yapılıyor.Siz katılıyor musunuz bu düşünceye? Böyle bir tehlike var mı?
N.Kemal ZEYBEK- Hayır tasfiye ediliyor. Türkiye bölünmeyecek. Fakat tasfiye etmek istiyorlar.
Gazete5- Biraz da ekonomiden konuşalım. AKP’yi ekonomi politikaları anlamında başarılı buluyor musunuz?
N. Kemal ZEYBEK- Türkiye’de servet el değiştirdi. Yatay ve dikey olarak servet ve sermaye yukarılarda. Bu plan dahilinde ve projelendirilerek yapılan bir iş değil. Sadece bir kişinin kafasında bu plan var. Mutlak ve mutlakiyetçi olarak adım adım planlarını gerçekleştiriyor.
Bir; böylece ekonomi kesin olarak denetim altına alınıyor. Ki bu totaliter diktatörlüğün vazgeçilmez şartıdır. Nazizm, faşizm ve Komünizm’de olduğu gibi.
İki; propaganda ve haberleşme araçlarında kesin egemenliğe gidiliyor. Demokrasi adı altında totaliter diktatoryaya gidiyoruz. Gobelts’in ruhu diriltiliyor. Gobelts’in karanlık ruhu Türkiye üzerinde dolaşıyor. Bunlar görülmüyor. Ben bu konuda feryat ediyorum.
Tüm yetki başbakanın elinde. Milletvekilleri ve Cumhurbaşkanını tayin eden bir başbakanla karşı karşıyayız. Bütün bunlar örtülü bir şekilde demokrasi adı altında yapılıyor.
Gazete5- BOP ile başlayan ekonomik kriz dalgası önce Avrasya coğrafyasında, daha sonra Afganistan, Ortadoğu ülkelerini etkilemeye başladı. Bugün Mısır,Yemen ve Tunus’ta yaşanan gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
N. Kemal ZEYBEK- Sayın Menderes’in yanında önemli isimlerden Türkiye’nin gördüğü en önemli dış işleri bakanı Fatin Rüştü Zorlu vardı. Dünya siyasi dengelerini takip eden önemli bir isimdi. Hatta Kıbrıs’ta yarı yarıya nüfusumuz daha az olmasına rağmen Londra ve Zürih anlaşmalarını imzalayan kişiydi.
Bugün Sayın Başbakan Davos’ta kulakları duymayan ihtiyar bir adama kabadayılık yaparak one minute diye bir kelime söyleyip, olmayan İngilizcesi ile kahramanlık yaptı.
Sayın Başbakan one minute iyi de… Peki komşumuz Irak’ta Bush’un Neo-con’ları, paralı askerleri eşkıyalık yaparken, Irak’ı talan ederken, binlerce yıllık tarihi kentler yağmalanırken, 100 binlerce insan öldürülürken sayın Başbakan neredeydi? diye sormak gerekiyor şimdi.
Iraklı hanımefendiler Ebu Gureyb hapishanesine doldurulup, Amerikan ordusunun genelevi haline getirilen bu cezaevinde yükselen feryatları bize kadar geldi. Sayın Başbakan neredeydi?
SİLİVRİ\'DEN MİLLETVEKİLİ ADAYI ÇIKAR MI?
Gazete5- Bir de CHP cephesi var. Ergenekon adı verilen davanın bazı sanıklarının CHP’den aday gösterilebileceğine ilişkin tartışmaları nasıl değerlendiriyorsunuz?
Zeybek : Hayırlı olsun.
Gazete5- Ne zaman meydanlara iniyorsunuz.?
N. Kemal ZEYBEK- Meydanlara en kısa sürede iniyoruz. Meydanlar yiğit görsün.
Gazete5- Teşekkür ederiz.